1 Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü tarafından salgın olarak ilan edilen COVID-19, yalnızca fiziksel sağlığı tehdit etmekle kalmamış, aynı zamanda küresel ölçekte paradigma değişimine de yol açmıştır. Bu süreçte hem bireysel hem de toplumsal tutumlar, davranışlar ve alışkanlıklar değişmiş, gündelik hayat pek çok alanda kesintiye uğramıştır. Başta Zoom olmak üzere görüntülü toplantı uygulamaları, iletişimin sekteye uğradığı bu günlerde imdada yetişmiştir. Hâlihazırda var olan video konferans uygulamaları; pandemi döneminde iş, sosyal yaşam ve eğitim gibi faaliyetlerin aksamadan sürdürülebilmesini sağlayarak dünya genelinde ana akım hâline gelmiştir. Tabii bu durum beraberinde yeni olgular da getirmiştir. Zoom yorgunluğu, değişen alışkanlıklar sonucunda ortaya çıkan olgulardan biridir. Zoom yorgunluğu nedir, neden olur gibi soruların yanıtlarını bu yazımızda bulabilirsiniz. 

Zoom Yorgunluğu Nedir?

Zoom yorgunluğu, adını popüler bir video konferans uygulamasından alıyor. Pandeminin başlamasıyla alınan zorunlu sosyal mesafe tedbirleri, özellikle şirketlerin ve eğitim kurumlarının günlük operasyonlarını yönetmesi açısından sanal toplantılara ağırlık vermesine yol açtı. Yüz yüze eğitim dönemi yeniden başlasa da uzaktan çalışma sistemi büyük ölçüde devam ediyor. Uzaktan çalışma ile online toplantıların hayatımıza kalıcı olarak girdiğini söylemek yanlış olmaz. Zoom yorgunluğundan işte tam da bu noktada söz edilmeye başlandı; yani video konferans uygulamalarının aşırı kullanımından kaynaklanan yeni bir terim ortaya çıkmış oldu.

Video konferansların çalışma odalarını, ofisleri ve sınıfları bir araya getirerek yaşamımızı kolaylaştırdığını söylemek mümkün. Ancak çevrimiçi olarak çok sayıda görüşmeye katılan veya toplantılarda konuşmacı olan pek çok kişinin yaşadıkları deneyimin ardından bitkin ve gergin hissettiklerinden bahsettiğine rastlamış olabilirsiniz. Söz konusu mental ve fiziksel olumsuzluklar zoom yorgunluğu şeklinde tanımlanabilir. 

Zoom Yorgunluğu Neden Meydana Gelir?

Zoom yorgunluğunu deneyimleyen kişilere göre bu durumun spesifik bir etkisi mevcut; yani sıradan bir iş gününde hissedilen bitkinlikten farklı. Video konferans sırasında eş zamanlı olarak kendini gören biri, sanki ayna karşısında konuşuyormuş gibi hissedebilir. Bu durum, ayna kaygısını tetikleyerek huzursuz hissetmenize yol açabilir. Bunun yanı sıra toplantı boyunca kameranın görüş açısında kalma gerekliliği, kişinin kendini kapana kısılmış gibi hissetmesine neden olabileceğinden Zoom yorgunluğunu artırabilir. 

Yüz yüze etkileşimde sözel olmayan iletişimin akışı oldukça doğal ilerler. Video konferanslarda ise sözlü olmayan iletişimi üretmek, yorumlamak ve yönetmek için gösterdiğimiz dikkat ve çaba yoğun bir bilişsel yüke maruz kalmamıza neden olur. Üstelik sanal toplantılarda gündelik yaşama oranla çok daha fazla göz teması kurmak gerektiği için katılımcılar kendini kaygılı hissedebilir. Çevrim içi toplantılar her ne kadar zamandan tasarruf sağlasa da sürekli olarak tekrarlandığında başta Zoom yorgunluğu olmak üzere fiziksel, zihinsel ve psikolojik rahatsızlıklara yol açabilir. 

Zoom Yorgunluğunu Gidermek için Neler Yapılabilir?

Video konferans uygulamaları; müze gezileri, sosyal medya yayınları, ücretsiz eğitimler, iş toplantıları ve daha pek çok aktivite için kullanılabilir. Hem bu tür platformların sağladığı avantajlardan yararlanmayı sürdürebilir hem de zoom yorgunluğu ve neden olduğu stresi oldukça düşük seviyelere indirebilirsiniz. Zoom yorgunluğunu bir sorun olmaktan çıkarmak isterseniz şu noktalara dikkat etmeniz önerilir: 

  • Zorunlu değilse görüşmelerin tümüne katılmanız gerekmiyor. Toplantılarınızı önem sıralamasına göre planlayabilir, bazı görüşmeleri atlayabilirsiniz. Katılım zorunlu ise görüşmelere yalnızca sesli olarak dâhil olabilirsiniz. 
  • Toplantılar arasında kendinize dinlenmek için zaman ayırın. Arka arkaya organize edilen toplantılar, Zoom yorgunluğunu tetikleyebilir. 
  • Uzun süre göz temasını önlemek için toplantı sırasında ekran boyutunu küçültebilirsiniz. Toplantı ekranında kendi görüntünüzü gizleyerek dikkatinizin dağılmasını sağlayabileceğiniz gibi ayna kaygısı yaşamayı önlemeniz de mümkün. 
  • Haftada en az bir gün dinlenmeye zaman ayırın, dijital detoks yapın. Doğa yürüyüşleri ile ruhunuzu ve bedeninizi stresten arındırabilirsiniz. 

Zoom yorgunluğunun etkilerini hafifletmek için bu gibi önlemler alınabilir. Görüşmelerinizi yaptığınız odayı ayırabilir, kulaklıklar kullanarak maruz kaldığınız ses düzeyini isteğinize göre ayarlayabilirsiniz. Ev içi yürüyüşler ve masa başı egzersizleri de Zoom yorgunluğunu azaltma açısından oldukça etkilidir. 

Leave a Reply